Anı-3 (Yok olmak)
Ortaokuldaydım, yanlış hatırlamıyorsam. Bir sabah uyandım. Üst katı benim olsun diye o çok direndiğim ve sonunda elde ettiğim ranzanın teras katında( J ) açtım gözlerimi. Her sabah aynı değil miydi? Aynıydı elbette. Ya güneşli, ya yağmurlu ya da kapalıydı sadece.. Yine gece bitmiş, gün aydınlanmış; uyku bitmiş ve gözlerimi açmıştım. Yüzüm karşıdaki kitaplığa dönüktü. Her sabahki gibi bir süre oradaki bibloları seyrettim donuk bakışlarla, ayılmayı bekledim. Sersemliğimi atıp yataktan kalkmak istediğimde anlamıştım, o günün her sabahtan farklı olduğunu. Yürüyemiyordum! İki ayağım da tutmuyordu?? Şimdi çocuklarımdan birine olsa aynı şey, hemen ambulans çağırır, sonra da gitmedik profesör bırakmazdım J Eskiler cok rahatmış… Babam beni kucağına aldı, ranzadan indirdi. Çok korkmuştu –hanım ne oldu bu kıza hay allah napsak ki, dedi. Annem -bir şey olmaz geçer, dedi J Hatta yakın akrabalardan –numara yapıyordur, diyen vicdanlılar bile cıktı:) Önce bacaklarıma masajlar yaptı annem. ...